Bence aşk acısı çok büyük ve ele alınması gereken bir konu. Genelde başkasının aşk acısını görünce amaan bu işler fıs, ne dertler var hayatta modunda bakıyoruz hep ama kendimizin başına gelince nedense çok farklı bir şey oluyor oneitis sendromları geliyor (o kadından başkası zor) , işte bu hep beynin kimyasalları..
Aşk acısı bence kesinlikle erkek için gerekli bir şeydir. Ne mastürbasyon yapıp uyuşturulmalı, ne de aşırı yaşanıp intihara kendine zarar vermeye sürüklemeli, fakat olması gerektiği gibi gereklidir. Bir kız için değer mi vb. gibi cümlelere bakma hiç. Şimdi neden önemli olduğunu açıklayacağım...
Andrew Tate bile bazı editlerinde 'heartbreak' adı altında bu durumdan bahseder. Kendisi ve kardeşi Tristan bile heartbreak (yani kalp kırıklığı) yaşamanın çok normal olduğunu, ancak bunu bir güce dönüştürmenin veya mastürbasyona çevirmenin sizin elinizde olduğunu söyler.
Yani "bırak o kızı yıkık gibi düşünmeyi, focus on cash moruq" mindsetine gerek yok en baba adamlar bile bu durumu bilirler.
Yani evet, aşk acısının olumsuz sonuçlanması, size güçlenmekten ve büyük adam olma yolculuğuna çıkmaktan başka çare bırakmaz. Şayet aşk acılarım olmasaydı şuan bu vücuda, mentaliteye, mesleğe ve başarılara sahip olacağımı zannetmiyorum çünkü konfor seven bir şeytani kurt var içimde. Bu acılarla kendimi bulma yolunda ilerliyorum. Sevdiğim kadın yanımda değil, ama kendimi gerçekleştirmeye çok yakın olduğum günlerdeyim. Belki de o hiç gitmese, ben de "herkes" olabilirdim.
Aşk acısı yaşamadan, sadece mutlu yaşayarak çoğumuzun aklı başında olmaz ve rehavet içinde yaşarız. Bu ise tüm erkeklerde olsa toplumun sonunu getirirdi. Erkekler olarak aşk acısını benimseyin.. Ha Messi gibi örnekler de var önümüzde ama illa aşk acısı çekmek gerekmiyor zaten başarı için, ama başarıdan başka çaremiz kalmaması için aşk acısı şart. Onun dışında her şey yolundayken de insan kendini geliştirebilir tabii.
Sözün özü, aşk acını yaşa sevgili dost. Dar çerçeveden bakınca kendini ağır bir acının içinde bulsan bile, emin ol dışarıdan bakınca gelmek istediğin noktaya gelmenin anahtarının bu olduğunu anlayacaksın. Bu acıyı güce ve sıkı çalışmaya döndürünce sınav senendesin bak madem Nisan Mayıs aylarında beni daha iyi anlarsın. Bakış açını böyle genişlet.
Sevgiler..
(Ulan öyle bir anlattım ki umarım barışırsınız dersem kötülüğünü isteyecekmiş gibi oldu.

Neyse umarım barışırsınız... Messi örneği de var sonuçta yukarıda, ama olmazsa da ne yapman gerektiğini biliyorsun.)