- Katılım
- 30 Eyl 2022
- Mesajlar
- 173
- Tepki puanı
- 322
- Puanları
- 91
Uzun süredir bu savaşın içinde çok darbe almış, asla yılmamaya yemin etmiş, uzun yıllar cepheden cepheye koşmuş bir askerim. Bazı cephelerde kazandık, bazı cephelerde kaybettik. Bazı cepheleri çok uzun yıllar savunduk, bazılarını da düşmana teslim ettik.
Ama son asker elinden silahını düşürmediği sürece bu savaş bitmeyecek.
Benim savaşımda ise NF elimde bir silah. Ve ben o silahı kullanabildiğim kadar ilerliyorum bu savaşta.
Bazı askerler görüyorum, ellerindeki silahı kullanmayı bilmiyorlar.
Sen de bu tecrübeli savaşçıdan bir şeyler öğrenmek istersen gel beni dinle;
1. TABELAYI YOL ZANNEDEN ADAM – “Yol Nerede Bitiyor?”

Ali, 24 yaşında bir genç. Üniversiteyi yeni bitirmiş, içine kapanık biri.
Çocukluk travmaları, okul yıllarındaki dışlanmalar, sosyal ortamlardaki güvensizliği onu yıllarca ekran başında avunmaya itmiş.
Onun için gece mastürbasyon, gündüzde pişmanlık bir rutine dönüşmüş.
Hayatında bir şeyler ters gidiyor ama o hep o “yarın”ı bekliyor.
Bir gün internette bir cümleye denk geliyor:
“Neverfap mucizedir. Başla, her şey değişecek.”
Ali'nin içinde bir kıvılcım yanıyor.
“Belki de gerçekten çözüm bu,” diyor.
Hemen karar alıyor.
Saatleri, günleri saymaya başlıyor.
3. gün: Zihni biraz daha berrak, biraz daha enerjik.
7. gün: Aynada kendine daha dikkatli bakıyor.
14. gün: Otobüste bir kızla göz göze geliyor, "bana mı baktı acaba?" diye düşünüyor.
İç sesi şöyle diyor:
“Galiba çözülüyor her şey. Sanırım artık ben o özgüvenli adamım.”
Ama...
20. gün geldiğinde, o içsel enerji yavaş yavaş sönmeye başlıyor.
Kadınlarla konuşma hayali hâlâ cesaretle dolu değil.
Sabahları uyanınca hâlâ motivasyon eksik.
İçinde bir boşluk: “Hani mucize olacaktı?”
Ve 26. gün… küçük bir tetikleyici, sosyal medyada bir video, bir sıkıntı anı…
Relapse.
Sonrası klasik:
“Nasıl olur ya? Ben düzeldiğimi sanıyordum. Her şey mahvoldu mu şimdi?”
Sinir, utanç, boşluk.
Tabelanın altına kamp kurmuştu, ama o tabelanın sadece bir yön gösterdiğini unuttu.
Hedefe adım atmamıştı. Sadece tabelaya hayran hayran bakmıştı.
Çünkü tabelanın gösterdiği yere hiç yürümemişti.
Sadece yönü görmüş, gideceği yolu anlamayıp tabelanın önünde oturup beklemişti..
Tabela yön verir, ulaştırmaz.
NF başlatır, bitirmez.
Yolculuk senin cesaretinle başlar.

İnsanlar bazen NF’ye başlar başlamaz tüm problemlerinin çözüleceğine inanır.
Ama uyku hâlâ bozuk.
Telefon elden düşmüyor.
Hiç kitap okumuyor, hiç arkadaşlarıyla derin sohbet etmiyor.
Ama “sadece mastürbasyonu bıraktım ya, niye hâlâ mutsuzum?” diyor.
Tabela “100 km ileride” diyor ama adam yerinde sayıyor.
NF tabela. Sen hâlâ otobanda yürümeye başlamadın bile.

NF süreci başladığında kendini hemen ‘varmış’ sayma.
Küçük adımlarla o tabelanın gösterdiği yere gerçekten yürümeye başla:
Uyku
Beslenme
Sosyal çevre
Anlamlı üretim
Spor
Her gün yaptığın şey seni o tabelanın tarif ettiği yolda yürümeni sağlıyorsa, doğru yoldasın.
Tabelaya tapma. Yolda ol ve o yöne yürü.


Burak, karnında sürekli bir ağrıyla yaşıyor.
İlk başta hafifti. Sonra dayanılmaz hale geldi.
Doktora gidiyor.
Doktor diyor ki:
“Apandisit var. Acil ameliyat gerek.”
Ama Burak korkuyor.
“Hocam bana bir ağrı kesici yaz. Rahatlarım ben.”
Doktor veriyor. Ağrı geçiyor.
Burak mutlu.
"Ne apandisiti ya, şakır şakır geziyorum."
Ama birkaç hafta sonra gecenin bir yarısı...
Ağrı geri geliyor. Bu sefer çok daha kuvvetli.
Yığılıp kalıyor.
Ameliyat masasına alındığında artık olay büyümüştür.

NF ile birçok insan kısa sürede daha iyi hissetmeye başlar.
Ama asıl soru şu:
“Seni oraya iten şey neydi?”
Duygusal ihmal mi?
Terk edilme korkusu mu?
Sosyal kaygı mı?
Yalnızlık mı?
Değersizlik hissi mi?
Sadece dürtüyü bastırmakla sorun çözülmüş olmaz.
Sadece "mastürbasyon yapmıyorum artık" diyerek geçmiş travmalar iyileşmez.
Ağrı kesildi diye iltihap geçmez.
NF ağrıyı dindirir, sebebi sen bulmazsan tekrar patlar.

Kendine dürüstçe sor:
"Benim gerçek sorunum ne?"
“Neden bu alışkanlığa sığınıyorum?”
Gerekirse bir deftere yaz.
Gerçek problemi bulmadan, rahatladın diye iyileştim sanma.
Psikolojik olarak da, ruhsal olarak da derine in.
Ağrı dinince kaçma. Orası kazılacak yerdir.


Zeki adında bir genç, köyündeki büyük kuyudan su çekmeye başlar.
Köyün yaşlısı ona demiştir:
“Bu kuyu, içinde sonsuz bir enerji barındırır. Ama dikkat et... kabın yoksa seni de boğar.”
Zeki her sabah koca kovalarla suyu çıkarır.
Su dolu kovaları kuyudan çekerken kolları kuvvetlenir ve her gün daha fazla kova su çeker.
Ama suyu koyacak daha büyük bir kap veya suyun gideceği bir yol yoktur.
Yere döker.
İlk başta etraf çiçeklenir, canlanır.
Süper işte bak su bunun için var her yer canlandı der.
Ama sonra sürekli sulanan toprak çamura dönüşür.
Ayakları kayar. Ve artık kuyuya varmak çok zor olur. Her yer bataklığa dönüşür.
Düştükçe sinirlenir:
“Bu kuyu lanetli!” diye düşünür.
Hayır. Su sudur. Su güçlüdür hayat verir.
Ama sen o güce yön verecek ne kap getirdin ne o suyu doğru yönlendirdin.

NF ile birlikte enerji gelir:
Libido
İrade gücü
Zihinsel açıklık
Ama sen hâlâ hiçbir amaç belirlemediysen, o enerji boşlukta kaybolur.
Enerji birikir… sonra bir yerden patlak verir.
Öfke
Saplantı
Aşırı kontrolcülük
Takıntılı ilişki arayışı
Yeni bir bağımlılık
NF seni enerjik yapar. Ama nereye koşacağını bilmezsen kendi içinde boğulursun.

Kendine bir “kova” belirle:
Hedef
Proje
Sanat
Spor
Sosyal etki
Bu biriken enerjiyi bir yere taşımazsan, o seni taşır. Ama yanlış yere.
Dürtü geldiğinde "bastırmak" yerine “nereye yönlendirebilirim?” sorusunu sor.