GoldenLight
Karanlık ışığa hizmet eder.
- Katılım
- 5 Kas 2020
- Mesajlar
- 457
- Tepki puanı
- 1,079
- Puanları
- 160
Kötü Bir Alışkanlıktan Kurtulmak
Bob J. bana geldiğinde, çaresiz durumdaydı. "Işimi, karımı ve ailemi içki yüzünden kaybettim," dedi. "Karım benimle telefonda bile konuşmuyor. Kızımızı görmeme izin vermiyor. Ne yapacağımı bilemiyorum."
"İçkiyi bırakmayı denedin mi?" diye sordum.
"Tabii ki denedim," dedi. "Hem de pek çok kez. Bir süreliğine başardım. Ama sonra, kontrol edemediğim bir dürtüye kapıldım ve iki hafta boyunca durmadan içtim. Korkunç bir şey!"
Bu zavallı adam zaman zaman bu deneyimleri yaşamıştı. Aşırı içki içmenin bir alışkanlık haline geldiğini fark etmiş, bu alışkanlığını değiştirip bir başka alışkanlık edinmesi gerekti ğini görmüştü. Ama dürtülerini bastırmak için sürekli olarak harcadığı çabalar durumun daha da kötüye gitmesine neden
olmuştu. Tekrarlanan başarısızlıkları, onu dürtüsünü ya da takıntısını kontrol edemeyecek kadar umutsuz ve güçsüz bir kişi olduğuna inandırmıştı. Bu güçsüz olma fikri bilinçaltı için muazzam bir telkin haline gelip zayıf yönünü daha da tetiklemiş ve hayatını bir dizi başarısızlığa dönüştürmüştü.
Ona bilinç ve bilinçaltının işlevlerini uyumlu hale getirme yi öğrettim. Bu ikisi işbirliği yaptığında, bilinçaltına yerleşmiş olan fikir ya da şiddetli arzunun gerçekleşeceğini gördü. Mantık yürüten bilinçli zihni, izlediği ve artık alışkanlık haline gelmiş olan yol ya da patika başını derde soktuğunda, onun bilinçli olarak özgürlüğe, ayık kalmaya ve huzura giden yeni bir yol oluşturabileceğini kabul etti.
Yıkıcı alışkanlığı otomatik bir hale gelmişti ama bu kişi bunu bilinçli bir seçimle edindiğini biliyordu. Olumsuz bir şekilde şartlanabildiğine göre, olumlu bir şekilde de şartlanabileceğini fark etti. Sonuç olarak, alışkanlığını yenemeyecek kadar güçsüz olduğunu düşünmeyi kesti. İyileşmesinin önünde kendi düşüncesinden başka bir engel olmadığını açıkça anladı. Dolayısıyla, çok fazla zihinsel çaba sarf etmesi ya da kendisini zihinsel olarak zorlaması da gerekmiyordu.
Bilinçaltı kitabından alıntıdır
Bob J. bana geldiğinde, çaresiz durumdaydı. "Işimi, karımı ve ailemi içki yüzünden kaybettim," dedi. "Karım benimle telefonda bile konuşmuyor. Kızımızı görmeme izin vermiyor. Ne yapacağımı bilemiyorum."
"İçkiyi bırakmayı denedin mi?" diye sordum.
"Tabii ki denedim," dedi. "Hem de pek çok kez. Bir süreliğine başardım. Ama sonra, kontrol edemediğim bir dürtüye kapıldım ve iki hafta boyunca durmadan içtim. Korkunç bir şey!"
Bu zavallı adam zaman zaman bu deneyimleri yaşamıştı. Aşırı içki içmenin bir alışkanlık haline geldiğini fark etmiş, bu alışkanlığını değiştirip bir başka alışkanlık edinmesi gerekti ğini görmüştü. Ama dürtülerini bastırmak için sürekli olarak harcadığı çabalar durumun daha da kötüye gitmesine neden
olmuştu. Tekrarlanan başarısızlıkları, onu dürtüsünü ya da takıntısını kontrol edemeyecek kadar umutsuz ve güçsüz bir kişi olduğuna inandırmıştı. Bu güçsüz olma fikri bilinçaltı için muazzam bir telkin haline gelip zayıf yönünü daha da tetiklemiş ve hayatını bir dizi başarısızlığa dönüştürmüştü.
Ona bilinç ve bilinçaltının işlevlerini uyumlu hale getirme yi öğrettim. Bu ikisi işbirliği yaptığında, bilinçaltına yerleşmiş olan fikir ya da şiddetli arzunun gerçekleşeceğini gördü. Mantık yürüten bilinçli zihni, izlediği ve artık alışkanlık haline gelmiş olan yol ya da patika başını derde soktuğunda, onun bilinçli olarak özgürlüğe, ayık kalmaya ve huzura giden yeni bir yol oluşturabileceğini kabul etti.
Yıkıcı alışkanlığı otomatik bir hale gelmişti ama bu kişi bunu bilinçli bir seçimle edindiğini biliyordu. Olumsuz bir şekilde şartlanabildiğine göre, olumlu bir şekilde de şartlanabileceğini fark etti. Sonuç olarak, alışkanlığını yenemeyecek kadar güçsüz olduğunu düşünmeyi kesti. İyileşmesinin önünde kendi düşüncesinden başka bir engel olmadığını açıkça anladı. Dolayısıyla, çok fazla zihinsel çaba sarf etmesi ya da kendisini zihinsel olarak zorlaması da gerekmiyordu.
Bilinçaltı kitabından alıntıdır
Son düzenleme: