lospolloshermanos
Venüs Yolcusu
- Katılım
- 7 Kas 2020
- Mesajlar
- 91
- Tepki puanı
- 111
- Puanları
- 39
- Yaş
- 26
Hiçbir şey gerek bedeni gerekse ruhu kendilerine yönelmiş şehvet türü kadar zayıflatmaz ve bu tamamen insanın tabiatına göre değişiklik gösteriri. Fakat bu aynı zamanda gençlerden gizlenmemelidir. Onu bütün korkunçluğu ve ürkütücülüğüyle önlerine koymalı, bu suretle insan soyunun devamına hiçbir faydalarının dokunmayacağını, bu illet ile bedeni güçlerinin diğer her şeyden daha fazla yıkıma uğrayacağını, kendi kendilerini vaktinden evvel ihtiyarlatacaklarını, akıllarının çok fazla zayıflayacağını ve benzeri şeyleri söylemeliyiz.
Kendimizi bu türlerden sürekli meşguliyetle ve yatağa ve uykuya gerekli olandan fazla zaman ayırmayarak koruyabiliriz. Bu sürekli meşguliyet ile zihnimizden bu tür düşünceleri kovabiliriz, çünkü bu mesele sadece hayal gücümüzde kalsa bile gücümüze kuvvetimizi yer bitirir. Eğer temayülümüzü diğer cinse yöneltirsek, her halükarda önüne belli manialara çıkacaktır; ama eğer kendimize yöneltirsek onları her zaman tatmin edebiliriz. Fiziki neticeler aşırı derece zarar vericidir, fakat ahlaki bakımdan daha da kötüdür. Tabiatın sınırları burada aşılır ve arzu ardı arkası kesilmeksizin şiddetlendikçe şiddetlenir, çünkü gerçek tatminin hasıl olması imkansızdır. Yetişkin gençlerin öğretmenleri bir gencin karşı cins ile ilişkiye girmesine müsaade edilip edilmeyeceği sorusunu ortaya atmışlardır. Eğer iki şeyden birini seçmemiz gerekiyorsa, bu kesinlikle diğerinden daha iyidir. İlk durumda Tabiata karşı hareket eder; ikinci durumda ise etmez. Tabiat onu çağına gelir gelmez bir erkek olmaya ve türünü sürdürmeye davet etmiştir; bununla beraber uygar bir toplumda erkek için var olan zaruretler kimi zaman onun bu dönemde evlenmesini ve kendi çocuklarını eğitmesini imkansız hale getirir. O bu durumda toplum düzenine kârlı gelecektir. Evlenecek durumda oluncaya kadar beklemesi en iyi hal çaresidir, hatta bu genç adamın ödevidir. O zaman sadece iyi bir adam gibi değil, fakat iyi bir yurttaş gibi hareket eder.
Gençler erken yaşlardan itibaren karşı cins için gerekli olan saygıyı göstermesini; kötü yollara başvurmaksızın belli bir etkinlikte onların saygısını kazanmasını ve böyleliklele mutlu bir evliliğin yüksek ödülü peşinde koşmasını-mücadele etmesini öğrenmeliler.
.
.
.
Eğer her zaman hazzı-zevki düşünmez, fakat işimizde sebatlı ve sabırlı olursak, toplumun yararlı üyeleri olacağız ve can sıkıntısından korunacağız.
Sizlerin de faydalanması istedim.
Kendimizi bu türlerden sürekli meşguliyetle ve yatağa ve uykuya gerekli olandan fazla zaman ayırmayarak koruyabiliriz. Bu sürekli meşguliyet ile zihnimizden bu tür düşünceleri kovabiliriz, çünkü bu mesele sadece hayal gücümüzde kalsa bile gücümüze kuvvetimizi yer bitirir. Eğer temayülümüzü diğer cinse yöneltirsek, her halükarda önüne belli manialara çıkacaktır; ama eğer kendimize yöneltirsek onları her zaman tatmin edebiliriz. Fiziki neticeler aşırı derece zarar vericidir, fakat ahlaki bakımdan daha da kötüdür. Tabiatın sınırları burada aşılır ve arzu ardı arkası kesilmeksizin şiddetlendikçe şiddetlenir, çünkü gerçek tatminin hasıl olması imkansızdır. Yetişkin gençlerin öğretmenleri bir gencin karşı cins ile ilişkiye girmesine müsaade edilip edilmeyeceği sorusunu ortaya atmışlardır. Eğer iki şeyden birini seçmemiz gerekiyorsa, bu kesinlikle diğerinden daha iyidir. İlk durumda Tabiata karşı hareket eder; ikinci durumda ise etmez. Tabiat onu çağına gelir gelmez bir erkek olmaya ve türünü sürdürmeye davet etmiştir; bununla beraber uygar bir toplumda erkek için var olan zaruretler kimi zaman onun bu dönemde evlenmesini ve kendi çocuklarını eğitmesini imkansız hale getirir. O bu durumda toplum düzenine kârlı gelecektir. Evlenecek durumda oluncaya kadar beklemesi en iyi hal çaresidir, hatta bu genç adamın ödevidir. O zaman sadece iyi bir adam gibi değil, fakat iyi bir yurttaş gibi hareket eder.
Gençler erken yaşlardan itibaren karşı cins için gerekli olan saygıyı göstermesini; kötü yollara başvurmaksızın belli bir etkinlikte onların saygısını kazanmasını ve böyleliklele mutlu bir evliliğin yüksek ödülü peşinde koşmasını-mücadele etmesini öğrenmeliler.
.
.
.
Eğer her zaman hazzı-zevki düşünmez, fakat işimizde sebatlı ve sabırlı olursak, toplumun yararlı üyeleri olacağız ve can sıkıntısından korunacağız.
Sizlerin de faydalanması istedim.