Son Paylaşımlar

Sitemize Hoşgeldiniz NeverFap Türkiye

Bize katılmak için kayıt olabilir veya giriş yapabilirsiniz.

Forum Rehberi >>>

Neverfap Türkiye Forum kurallarını öğrenmeniz ceza almanızı engeller. Kurallarımızı okuyunuz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Yönetimle İletişime Geç >>>

Sitemizi kullanırken yaşadığınız sorun ve önerilerinizi yöneticiler ile paylaşabilirsiniz. Sağdaki simgeye tıklayarak gidebilirsiniz.

Ders Çalışmayı Sever Hale Nasıl Mı Geldim?

Wise

Ancient Wise
Katılım
22 Mar 2022
Mesajlar
140
Tepki puanı
355
Puanları
91
Selamlar.

İlk ve Ortaokul yıllarımda notlarım hep çok iyiydi. Ders çalışmayı severdim, rekabetçiydim ve okulun en iyileri arasındaydım.
Hatta kızlarla aram iyiydi, arkadaşlarla internet kafede oyun oynardık falan. Berbat lise yılları sonunda mezuna kaldım ve derslerden inanılmaz nefret ediyordum.
Ders çalışmak beni strese sokuyordu. Velhasıl ben yine çalışmadım, full deneme çözüp sadece ders dinleyerek nefret ettiğim ama herkesin imrendiği bir bölüme girdim.
Daha sonra bölümü bıraktım. Sabah akşam kitap okumaya, gezmeye, spor yapmaya başladım. Derken Şubat ayında tekrar sınava başvurdum, birsürü kaynak satın aldım ve tekrar masanın başına oturdum. Ama bu sefer bir şeyler farklı olmalıydı zira hayatım söz konusuydu.
Ders çalışmak çok zevkli bir şey değildi zira, yaşayacak çok şey vardı hayatta... Cidden öyle miydi? 30 Yaşımdan sonra sefil bir halde ve istemediğim şeyleri yaşadığımı hayal edince, pek de öyle olmadığını fark ettim. Yıllarım kızlarla ve hazlarla geçmişti... Gerçekten pek bir önemi olmadığını fark ettim. Neticesinde hayatımdaki en önemli şeyin şu an bu olduğunu anladım.
Nöroloji, psikoloji ve sınırlarını aşma konularına çok ilgili biriyim. Beynin sınırlarını biliyorum, yani sınırları olmadığını. İlk yaptığım şey yapay hazların hepsini çöpe atmaktı. Pmo basitti, pbky okudum. Şekerden nefret edip bıraktım o da kolaydı. Ama 5 6 yaşlarından beri oyun oynayan birisi olarak oyunlar benim için aşırı değerliydi. Zor da olsa onu da bıraktım. Arkadaşımla ortak netfliximiz vardı, parayı yatırma dedim o da gitti. Youtube aboneliklerinden çıktım, twitch izlemeyi bıraktım. Pmo önleyici eklentiler koydum. Ve müthiş baş ağrılı ve sıkıcı 1 haftayı geride bıraktım. Beynin iyileşme işaretleriydi. Nabzım çok hızlıydı, tansiyonum yüksekti. Beynimi nasıl mahvettiğimi düşündüm.
Bu kadar boş zaman elde edince de ufaktan başlamak gerekiyordu açıkçası. Zaten beyniniz istiyor bir şey yapmayı. Ben çok zorlamadan ufak ufak çalışmaya başladım, canım sıkıldıkça derse sarıyorum zaten yapacak bir şey yok. Ulan geçen yıllar yapamadığım soruları yapmaya başladım. Ufak ufak haz veriyor. Youtube'dan videolar izliyorum, hocalar anlatıyor çözüyorum. Baktım oluyor o ders bu ders derken ben cidden sardım derslere. Ama günlük çalışma limiti var. Belli bir şeyden sonra beyin yanıyor, veya bazen çok huysuzlanıyorum. 1 2 Gün hiç çalışamıyorum. Bir süre bunu düşünüp bu konuda kitaplar aldım.

Bedenin ve beynin ihtiyaçları var. Onları karşılarsanız onlar da size hizmet ediyor.
Çok yememek ama aç da kalmamak. Şeker tüketmemek. Her gün 1 saat yürüyüş yapmak. Vaktinde yatıp, vaktinde kalkmak. Gerekli vitamin, mineral, yağ ve proteinleri almak. Çok kafein tüketmemek. Spor yapmak. Sosyalleşmek. Güneşlenmek.
Sabah erken kalkıp biraz evde yürüyorum, balkona çıkıp nefes alıp kendime geliyorum. Kafam açılınca da biraz müzik açıp enerjimi toplayıp derse oturuyorum. Öğlene doğru kahvaltı yapıp yürüyüşe çıkıyorum. 1 2 Saatlik yürüyüşten sonra hafif yorulmuş olup dinleniyorum. Daha sonra derse oturuyorum. Akşama kadar da öyle böyle geçiyor işte. Yatmadan da kitap okuyup yatıyorum. Dersten beynim yanınca da eğlenceli videolar izliyorum. Bir de yemek yerken. Ve o kadar motive ediyor ki.
Yani sözün özü, dopamin detoksu yapıp; düzgün bir rutin belirlerseniz. Beynin ve bedenin ihtiyaçlarını karşılarsanız ders çalışmaktan zevk alırsınız. Bunu hayatın her alanına uygulayabilirsiniz.

Tavsiye kitaplar:

Mike Dow - Beyin Sisi
Barbara Oakley - Sayısal Zeka
Haluk Tatar - Zafer Sızlanarak Kazanılmaz
Abdullah Reha Nazlı - Yanılgının İcadı
Sinan Canan - İFA serisi
- Mutlu Beyin

Bunlar bana çok yardımcı olan kitaplar. Okumanızı tavsiye ederim. Tabi derslerden sonra.
 
Moderatörün son düzenlenenleri:

Samuray

Admin
Forum Yöneticisi
Katılım
15 May 2021
Mesajlar
935
Tepki puanı
2,212
Puanları
160
Kesinlikle önemsenmesi gereken bir yazı.
 

BloodRien

Yoda
Katılım
8 Haz 2021
Mesajlar
495
Tepki puanı
763
Puanları
160
Selamlar
İlk ve Ortaokul yıllarımda notlarım hep çok iyiydi. Ders çalışmayı severdim, rekabetçiydim ve okulun en iyileri arasındaydım.
Hatta kızlarla aram iyiydi, arkadaşlarla internet kafede oyun oynardık falan. Berbat lise yılları sonunda mezuna kaldım ve derslerden inanılmaz nefret ediyordum.
Ders çalışmak beni strese sokuyordu. Velhasıl ben yine çalışmadım, full deneme çözüp sadece ders dinleyerek nefret ettiğim ama herkesin imrendiği bir bölüme girdim.
Daha sonra bölümü bıraktım. Sabah akşam kitap okumaya, gezmeye, spor yapmaya başladım. Derken Şubat ayında tekrar sınava başvurdum, birsürü kaynak satın aldım ve tekrar masanın başına oturdum. Ama bu sefer bir şeyler farklı olmalıydı zira hayatım söz konusuydu.
Ders çalışmak çok zevkli bir şey değildi zira, yaşayacak çok şey vardı hayatta... Cidden öyle miydi? 30 Yaşımdan sonra sefil bir halde ve istemediğim şeyleri yaşadığımı hayal edince, pek de öyle olmadığını fark ettim. Yıllarım kızlarla ve hazlarla geçmişti... Gerçekten pek bir önemi olmadığını fark ettim. Neticesinde hayatımdaki en önemli şeyin şu an bu olduğunu anladım.
Nöroloji, psikoloji ve sınırlarını aşma konularına çok ilgili biriyim. Beynin sınırlarını biliyorum, yani sınırları olmadığını. İlk yaptığım şey yapay hazların hepsini çöpe atmaktı. Pmo basitti, pbky okudum. Şekerden nefret edip bıraktım o da kolaydı. Ama 5 6 yaşlarından beri oyun oynayan birisi olarak oyunlar benim için aşırı değerliydi. Zor da olsa onu da bıraktım. Arkadaşımla ortak netfliximiz vardı, parayı yatırma dedim o da gitti. Youtube aboneliklerinden çıktım, twitch izlemeyi bıraktım. Pmo önleyici eklentiler koydum. Ve müthiş baş ağrılı ve sıkıcı 1 haftayı geride bıraktım. Beynin iyileşme işaretleriydi. Nabzım çok hızlıydı, tansiyonum yüksekti. Beynimi nasıl mahvettiğimi düşündüm.
Bu kadar boş zaman elde edince de ufaktan başlamak gerekiyordu açıkçası. Zaten beyniniz istiyor bir şey yapmayı. Ben çok zorlamadan ufak ufak çalışmaya başladım, canım sıkıldıkça derse sarıyorum zaten yapacak bir şey yok. Ulan geçen yıllar yapamadığım soruları yapmaya başladım. Ufak ufak haz veriyor. Youtube'dan videolar izliyorum, hocalar anlatıyor çözüyorum. Baktım oluyor o ders bu ders derken ben cidden sardım derslere. Ama günlük çalışma limiti var. Belli bir şeyden sonra beyin yanıyor, veya bazen çok huysuzlanıyorum. 1 2 Gün hiç çalışamıyorum. Bir süre bunu düşünüp bu konuda kitaplar aldım.
Bedenin ve beynin ihtiyaçları var. Onları karşılarsanız onlar da size hizmet ediyor.
Çok yememek ama aç da kalmamak. Şeker tüketmemek. Her gün 1 saat yürüyüş yapmak. Vaktinde yatıp, vaktinde kalkmak. Gerekli vitamin, mineral, yağ ve proteinleri almak. Çok kafein tüketmemek. Spor yapmak. Sosyalleşmek. Güneşlenmek.
Sabah erken kalkıp biraz evde yürüyorum, balkona çıkıp nefes alıp kendime geliyorum. Kafam açılınca da biraz müzik açıp enerjimi toplayıp derse oturuyorum. Öğlene doğru kahvaltı yapıp yürüyüşe çıkıyorum. 1 2 Saatlik yürüyüşten sonra hafif yorulmuş olup dinleniyorum. Daha sonra derse oturuyorum. Akşama kadar da öyle böyle geçiyor işte. Yatmadan da kitap okuyup yatıyorum. Dersten beynim yanınca da eğlenceli videolar izliyorum. Bir de yemek yerken. Ve o kadar motive ediyor ki.
Yani sözün özü, dopamin detoksu yapıp; düzgün bir rutin belirlerseniz. Beynin ve bedenin ihtiyaçlarını karşılarsanız ders çalışmaktan zevk alırsınız. Bunu hayatın her alanına uygulayabilirsiniz.
Tavsiye kitaplar:
Mike Dow - Beyin Sisi
Barbara Oakley - Sayısal Zeka
Haluk Tatar - Zafer Sızlanarak Kazanılmaz
Abdullah Reha Nazlı - Yanılgının İcadı
Sinan Canan - İFA serisi
- Mutlu Beyin
Bunlar bana çok yardımcı olan kitaplar. Okumanızı tavsiye ederim. Tabi derslerden sonra.
Eline sağlık çok güzel bir yazı olmuş
 

Real Slim Shady

Mars Yolcusu
Katılım
28 Ara 2021
Mesajlar
101
Tepki puanı
150
Puanları
53
Selamlar.

İlk ve Ortaokul yıllarımda notlarım hep çok iyiydi. Ders çalışmayı severdim, rekabetçiydim ve okulun en iyileri arasındaydım.
Hatta kızlarla aram iyiydi, arkadaşlarla internet kafede oyun oynardık falan. Berbat lise yılları sonunda mezuna kaldım ve derslerden inanılmaz nefret ediyordum.
Ders çalışmak beni strese sokuyordu. Velhasıl ben yine çalışmadım, full deneme çözüp sadece ders dinleyerek nefret ettiğim ama herkesin imrendiği bir bölüme girdim.
Daha sonra bölümü bıraktım. Sabah akşam kitap okumaya, gezmeye, spor yapmaya başladım. Derken Şubat ayında tekrar sınava başvurdum, birsürü kaynak satın aldım ve tekrar masanın başına oturdum. Ama bu sefer bir şeyler farklı olmalıydı zira hayatım söz konusuydu.
Ders çalışmak çok zevkli bir şey değildi zira, yaşayacak çok şey vardı hayatta... Cidden öyle miydi? 30 Yaşımdan sonra sefil bir halde ve istemediğim şeyleri yaşadığımı hayal edince, pek de öyle olmadığını fark ettim. Yıllarım kızlarla ve hazlarla geçmişti... Gerçekten pek bir önemi olmadığını fark ettim. Neticesinde hayatımdaki en önemli şeyin şu an bu olduğunu anladım.
Nöroloji, psikoloji ve sınırlarını aşma konularına çok ilgili biriyim. Beynin sınırlarını biliyorum, yani sınırları olmadığını. İlk yaptığım şey yapay hazların hepsini çöpe atmaktı. Pmo basitti, pbky okudum. Şekerden nefret edip bıraktım o da kolaydı. Ama 5 6 yaşlarından beri oyun oynayan birisi olarak oyunlar benim için aşırı değerliydi. Zor da olsa onu da bıraktım. Arkadaşımla ortak netfliximiz vardı, parayı yatırma dedim o da gitti. Youtube aboneliklerinden çıktım, twitch izlemeyi bıraktım. Pmo önleyici eklentiler koydum. Ve müthiş baş ağrılı ve sıkıcı 1 haftayı geride bıraktım. Beynin iyileşme işaretleriydi. Nabzım çok hızlıydı, tansiyonum yüksekti. Beynimi nasıl mahvettiğimi düşündüm.
Bu kadar boş zaman elde edince de ufaktan başlamak gerekiyordu açıkçası. Zaten beyniniz istiyor bir şey yapmayı. Ben çok zorlamadan ufak ufak çalışmaya başladım, canım sıkıldıkça derse sarıyorum zaten yapacak bir şey yok. Ulan geçen yıllar yapamadığım soruları yapmaya başladım. Ufak ufak haz veriyor. Youtube'dan videolar izliyorum, hocalar anlatıyor çözüyorum. Baktım oluyor o ders bu ders derken ben cidden sardım derslere. Ama günlük çalışma limiti var. Belli bir şeyden sonra beyin yanıyor, veya bazen çok huysuzlanıyorum. 1 2 Gün hiç çalışamıyorum. Bir süre bunu düşünüp bu konuda kitaplar aldım.

Bedenin ve beynin ihtiyaçları var. Onları karşılarsanız onlar da size hizmet ediyor.
Çok yememek ama aç da kalmamak. Şeker tüketmemek. Her gün 1 saat yürüyüş yapmak. Vaktinde yatıp, vaktinde kalkmak. Gerekli vitamin, mineral, yağ ve proteinleri almak. Çok kafein tüketmemek. Spor yapmak. Sosyalleşmek. Güneşlenmek.
Sabah erken kalkıp biraz evde yürüyorum, balkona çıkıp nefes alıp kendime geliyorum. Kafam açılınca da biraz müzik açıp enerjimi toplayıp derse oturuyorum. Öğlene doğru kahvaltı yapıp yürüyüşe çıkıyorum. 1 2 Saatlik yürüyüşten sonra hafif yorulmuş olup dinleniyorum. Daha sonra derse oturuyorum. Akşama kadar da öyle böyle geçiyor işte. Yatmadan da kitap okuyup yatıyorum. Dersten beynim yanınca da eğlenceli videolar izliyorum. Bir de yemek yerken. Ve o kadar motive ediyor ki.
Yani sözün özü, dopamin detoksu yapıp; düzgün bir rutin belirlerseniz. Beynin ve bedenin ihtiyaçlarını karşılarsanız ders çalışmaktan zevk alırsınız. Bunu hayatın her alanına uygulayabilirsiniz.

Tavsiye kitaplar:

Mike Dow - Beyin Sisi
Barbara Oakley - Sayısal Zeka
Haluk Tatar - Zafer Sızlanarak Kazanılmaz
Abdullah Reha Nazlı - Yanılgının İcadı
Sinan Canan - İFA serisi
- Mutlu Beyin

Bunlar bana çok yardımcı olan kitaplar. Okumanızı tavsiye ederim. Tabi derslerden sonra.
Böyle yazıların olması beni motive ediyor eline emeğine sağlık.
 
shape1
shape2
shape3
shape4
shape5
shape6
Üst