Auranı birçok şey etkiler. Beslenme düzeninden tut, uyku kalitene ve düşüncelerine kadar. Mesela sarımsak, soğan gibi yiyecekler, kahve, alkol, sigara... Bunlar aurayı düşürür. Zihinsel anlamda kendine kattıkların, olumlu düşünme biçimi aurayı destekleyen şeylerdir.
Giyim bu noktada önemlidir. Beyaz renkteki giysiler auranı daha temiz tutmanı sağlar. Çünkü bakışları yansıtır. Siyah renk misalen tüm bakışları emer. O yüzden kıyafet seçimi de önemlidir. Kullanılan parfüm, deodorant, yüz yıkama ürünleri... Hepsi auranı etkiler.
Cinsellik, hayatında biri varsa onunla aranızda yaşananlar... Bunun dışında arkadaş çevren, aile yapın. Herkesle olan yaklaşımından bir parça toplarsın. Kin gütmek, intikam duyguları, geçmişin pişmanlığı gibi duygular da tamamen auranı dibe çeker.
Sağlıklı bir yaşam şekli, toprakla temas, değerli taşları taşımak, arınma ritüelleri, tütsü yakmak, güzel hayaller kurmak, güzel düşünceler, olumlu konuşmak, iyiyi ve güzelliği dilemek/istemek, insanlara iyi yaklaşmak, hak yememek, iyilikler yapmak, hüsnüzanda bulunmak... Bu gibi dinen de öğütlenen, ahlaki olarak önemli meselelere önem verdikçe auran yükselir...
Bulunduğun yerler çok önemli. Aurası yüksek mekan ve kişilerle takılmak lazım. Bazen karşılaştığımız biri bizi bir anda kendisine bağlar. Şeytan tüyü var dedikleri muhabbet... Bu gibi insanların hayatından çeşitli örnekleri kendi hayatımıza uyarlayabiliriz.
Zor mesele ama çok önemli. İlk izlenim açısından direkt etki eder.
Çok fazla yalan söyleyen, dürüst olmayan insanların yüzündeki renk bile değişir. Dindar, kendi halinde insanlara baktığın zaman bazen o parıltıyı, yüzündeki aydınlığı görürsün. Halk arasında nur yüzlü diye tabir edilen durum işte
Zihnen rahat bir hayat yaşadığı için, bedenine de yansıyor çünkü.
Zihnini çöplükten arındıracaksın, sana kötü hissettiren insanlarla arana mesafe koyacaksın. Ailenin geçmiş bağlarından arınman lazım. Bunlar çeşitli ritüelleri gerektiriyor ama sen niyetlensen bile birçok şeyi değiştirirsin. Ailenin basmakalıp zihinsel yapısından kurtulman gerekebilir bu noktada.
